Layard uzun zamandan beri İngiltere’de yerleşmiş bir Fransız ailesindendi. 1817’de Paris’te doğdu. Çocukluğunun bir bölümünü babasıyla birlikte İtalya’da geçirdi. 1833’te İngiltere’ye döndü ve hukuk öğrenimine başladı. 1839’da Doğu’da yolculuk yapmaktadır. Sonra İstanbul’da İngiliz elçiliğinde kaldı. 1845’te Mezopotamya’da kazı çalışmalarına girişti. 1852 ve 1861’de iki kez müsteşar oldu. 1868’de bayındırlık bakanı, 1869’da İngiltere’nin orta elçisi idi. Doğu’ya Şam’a Bağdat’a İran’a olan özlemi bir çocukluk düşünden doğar. Yirmi iki yaşındayken küflü bir avukat yazıhanesinde pinekler ve önünde hemen hemen hiç değişikliğe uğramadan sürüp gidecek, kesin olarak çizilmiş sonunda da bir avukat perukasından başka bir şey vaad etmeyen bir yaşam yolunu görürken, bütün bağları kopardı ve bu düşün peşine düştü. Layard daha çocuk denecek yaştayken düşlerinin ülkesine yapacağı yolculuk için yararlı bulduğu her şeyi öğrendi. Bunlar, kendisinin hukuk öğreniminden apayrı, son derece pratik şeylerdi: Örneğin pusula kullanmak, bir sekstant yardımıyla yer saptamak, bütün coğrafya ölçü aletlerinin kullanışı, aynı zamanda tropik hastalıkların tedavisi, ilk yardım, özellikle biraz Farsça ve İran’la Irak ülkeleri ve halkları üzerine bilgiler.. 1839’da Londra’daki yazıhanenin sıkıntısından kaçtı, Doğu’daki ilk yolculuğuna başladı. Çok geçmeden aynı bilim dalındaki meslektaşlarının pek azının sahip oldukları bir yetenek gösterdi. Yalnız büyük bir arkeolog değil, aynı zamanda yaptığı işleri parlak bir biçimde betimleyebilen kusursuz bir yazar olduğunu kanıtladı. Başlıca eserleri: Ninova ve Kalıntıları (1848-1849), İran; Susiane ve Babil’de ilk Maceralar (1887) (“Tanrılar Mezarlar Bilginler”den özetlenmiştir)